Translate

Bumerang - Yazarkafe

6 Nisan 2012 Cuma

Dökülmüş Yıllar

   Yaşlı adam banka oturduğunda, yürüdüğü yolun tamamını ayaklarında, nefes alamayan ciğerlerinde hissediyordu. Gerçi hissttiğinden daha kısa mesafe yürümüştü ancak bu bile fazlaydı.
    Yaşlı adam, kafasını sola çevirip baktığında; geçmişini gördü. Yaşanmışlıklar, eksikler, hatalar, çokça "keşke" ler, A dan Z ye hayatına girmişler ve de çıkmışlar, bir ömrü daha isteyen ama kaldıracak takati bulunmayan yaşlı bir beden, "bırak gideyim" diyen yorgun bir ruh, hüzün, hayli zaman yalnız gitmişlikler...
   Sağa döndü yüzünü; boynunda ki acıya inat. Bir ömüre yetmez özlemlerle yine ama bu kez tek bir "keşke" daha vardı orda, birde bilinmezlik, geçmişin düzelmesi adına yapılması planlanan ama asla yapılmayanlar, bir sevgili ve belki çocuklar; yalnızlık yoktu mesela, çünkü biri vardı ya da olacaktı; görmek istediğiydi, gördüğü.
   Bir kez daha sola bakmaya gücü yoktu, ama hep sağada bakamazdı; çünkü sağdakiler soyuttu. Geçmişinin en başında armağan edilmiş ne varsa biten, gelecek onların vicdan sancısıydı. Hayal kurmak demekti; gelecek, hayaller yıkılacaktı; öğretmişti geçmiş.
   Bir şans daha dedi, tek bir şans daha; olmayacaktı ama istemekten vazgeçemezdi. Başı önünde yere bakıyordu; bir karınca kendinden büyük bir şeyleri taşıyordu, nedenini biliyor muydu acaba?
   Neden? Her şeyin bir nedeni var mıydı? Yada neden arayarak geçen bir ömrün nedeni ne olabilirdi?
   Tekrar kalkmak istedi, oturduğu banktan. Vücudu artık söylediklerini eskisi gibi hızlı yerine getirmiyor, bazı zamanlar isyan bile ediyordu. Neyse ki kalka bilmişti ayağa. "Neden bu kadar yürüdüm ki, bir de bunun geri dönüşünü hesaplamalıydım" dedi yüksek sesle düşünerek. Hızlı yürüdüğünü sanıyor ama yavaştan öte gidemiyordu; evde bekleyeni bekletmemeli düşüncesinde panikti ama evde kimse yoktu; hiç beklenen olmamış oysa hep gelmeyecek olanı beklemiş durmuştu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder