Translate

Bumerang - Yazarkafe

22 Ekim 2010 Cuma

uyanma(ma)lıyım

"Rüyada mıyız sence" dedi kadın
"Öyle olmalı" dedi adam "yoksa seninle birlikte olmamız mümkün olamazdı" diye ekledi. Kadın biraz düşündükten sonra: "böyle düşünmenin nedeni ne? Birlikte olamayacağımız kadar uzak mıydık birbirimize?"
 Adam: "yakın olduğumuz halde, imkansızdık. Yani birlikte olmamız;varlığını inkar etmediğimiz ama kanıtlayamadığımız Hiccks bozonu gibiydi, hala da öyle. Buda şunu gösteriyor ki sen benim rüyamdasın"
Kadın sinirlendi:"peki neden sen benim rüyamda olmuyorsunda ben senin rüyanda oluyor muşum?"
Adam güldü: "çok basit; senin şimdi bile anlamadığın bir örneklemle konuşuyoruz.Basit bir insanın basit bir rüyasını bile görmeyi beceremeyecek kadar kendine acı çektirebilecek bir ben varım da ondan"  dedi.
 Kadın adam hak vermeden edemedi ama pes etmeyede niyeti yoktu: "peki öyleyse gerçekliğini neden sorguluyorsun, emin olman gerekmez mi?"
 Adam gayet mantıklı bulmuştu soruyu: "haklısın, emin olmam gerekirdi eğer rüyanın benim olduğunu söyleyebiliyorsam. Ama sana dokunmama izin vermeyecek etik değerlerim ve sana karşı koyamayan arzularım; maddedin şeytani kardeşi anti-maddenin maddeyle birleşmesinde ki yok oluş gücünü hiçe sayan bir istekle beni ikileme itiyor ve ben korkağım;bu yüzden bu ancak bir rüyada gerçek olabilir,sen ancak bir rüyada benim tenimi,teninle ısıtabilirsin" adam verdiği cevabı gerçekçi bulsa da gerçek olmasını istemiyordu. Rüya olduğu teoresinin gerçek olması, gerçeğin ancak rüyalarda vücut bulması demekti ve bilinç altı asla kendini üst beyine kabul ettiremiyordu; savaş sonsuza dek devam edebilecekti.
 "Sen bundan dolayı kaybetmeye mahkumsun" dedi kadın. Adam artık gülmüyor, aksine rüyasında bile olsa kadınla olabilmenin hazzını duyumsayamıyordu. "öyleyse uyansam iyi olacak" dedi adam.
  Ve... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder