Translate

Bumerang - Yazarkafe

13 Aralık 2009 Pazar

üşüyor muyum,kıskanıyor muyum?

Bir bankta oturuyorum yanımda hiçkimsem.Biraz ilerde iki güvercin-üç oldular- bana aldırmadan bir şeyler yiyiyorlar.Bir bank ötede iki sevgili;çocuğun elleri kızın her yanında,kızın elleri-isteksizce de olsa- çocuğun ellerini tutup engel olma çabasında.Bir mısırcı.İki yalnız erkek yürüyorlar;pek neşeli değil sohbetleri anlaşılan,belki de erkek erkeğe mecburi dolaşmanın rahatsızlığı ve de alternatifsiz olmanın kabullenmişliği.Çocuk parkı oldukça gürültülü,nedense insanlara hep umarsız bir neşe hali gibi gözüksede içinde salıncak kavgalarının eksik olmadığı,güçlünün kazandığı-ya da ailesi yakın olanın torpilli olduğu-zayıf olanın sadece ağladığı;insan trajediyasının minik uygulama alanı.
Gri bir gökyüzü.Hafif soğuk bir hava;üşüyen eller ve ayaklar.Dünden kalma çekirdek kabuklarını temizlemeye çalışan bir belediye işçisi;yüzünde derin yaş çizgileri,kırışıklıklar,umduğunu hiç bulamamış bir insanın;ömürden ölüme geri sayım hali.İki anne,önlerindeki bebek arabasındaki çocukları ile;sanki karşılaştırmalık sevgiler ve de "benim ki seninkinden iyi" ego tatminleri.Çimlerin üstünde oğluyla top oynayan baba,ya da yeğeniyle amca,ve ya yeğeniyle dayısı.Grup psikolojisinden güç alan,bir grup askerin;kafası kesilmiş tavuk misali yönsüz çırpınışları.
Elimde telefon;biri arasın-kim olduğu önemsiz- beklentisinde defalarca saate bakıyorum,eski mesajları okuyup etraftakilerden çaresizliğimi gizlemeye çabalıyorum.Birini aramak yada mesaj atmak istiyorum;ama O birini tanımıyorum.

Deniz kenarına gidip,denize sırtını dönen insanlar misali;deniz kenarında oturup denize değil yere bakıyorum.Kapalı mekandan dışarı çıkartan tüm düşüncelerimle başbaşa;sadece üşüyorum ve yalnızım ve ilerde ki banktaki sevgililerin yaptıklarını bende yaşadım mı diye hafızamı zorluyorum;acaba kıskanıyor muyum?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder