Translate

Bumerang - Yazarkafe

16 Mart 2010 Salı

hayatımızın darası


   Bir düş gördüm;birbirimizi deliler gibi seviyoruz,hiç bir şey umrumuzda değil.Benim en düşkün hallerimde bile bir nebze dahi benden vazgeçmeyi düşünmüyorsun.Diğerlerinden çok farklıyız;ne yüzeysel beklentilerimiz var ne de herhangi çıkarsal hesaplarımız.Senin nerden geldiğinde önemsiz,kim olduğunda.Benim sosyal hallerimle ilgilenmiyorsun,sana söylenen ne varsa kulaklarını tıkayıp,beni her halimle görmek istiyorsun.Umrumuzda değil,iki insanın sevmesi için zamanın dayatmaları olan sosyal statüler ve de gereksinimler.Kimseleri dinlemiyor,kimselerden etkilenmiyoruz ve sadece birbirimize yetmek için söz vermişcesine iki kişilik bir dünyayı var ediyoruz;tüm fizik kurallarına inat,tüm toplum baskılarından yılmadan.
   Uyandım;brüt bir hayatın tam orta noktasında,bir düşün bile tamamına sahip değilken,nasıl fazlalaştırılabilir ki insanın kendine ayırabileceği iyi hayat zamanları.Dolu dolu sevinçler yaşamak için çaba sarfederken,birinden yardım dilenmek ne kadar güçlü kılar insanı,hele de yardımına beklediğinin beklentilerini karşılamaktan yoksunken.
   Anladım;mutlu bir hayatı doyasıya yaşamak,mümkünü zor ve de düşlerdeymiş.Kendin için istediğin her güzel şey,bir başka koşula bağımlı imiş ve sende yoksun.O halde net bir hayatı yaşamanın mümkünatı yok imiş,kendinden yoksun sadece bir insan ömrümde zaman harcarken,başkalarının bıraktığı mutluluk kırıntılarıyla tatmin olmak tek teselli imiş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder