ılıktı nefesin

   Aynı geceyi paylaşıp, aynı sabaha uyanıyor; kokuları birbirlerine karışıyor ve hatta nefes alışlarını dahi duyabiliyorlardı birbirlerinin. Adam kıza bir kez yaklaşmak istediyse de, kızın tepkisi karşısında bir daha denememek üzere vazgeçmişti. Kız adama güveniyordu ama adamın dokunması ihtimalini düşünmek zor geliyordu.
   Uykuyla yarı karışık bir rüyaya uyanmak gibi bir geceydi; bu gece. İlk başta anlamasa da kızın yorganı kaldırıp yanına usulca uzandığını hissettiğinde çok şaşırdı adam ve hala uyuyor muydu emin  olamadı bir an için. Sırtında kızın ısısını hissetmek güzeli ama yetmiyordu. İlk defa bu kadar yakından kızın yüzüne bakabilme imkanı varken ve nefesini içine çekebilmek; bu anı asla kaçırmamalıydı, belki bir kez daha bulunmayacak son ve tek fırsat olabilirdi.
   Baldırlarına, göğüslerine ve tüm vücuduna temas ederek yavaşça kıza döndü, kız bir an tepkisiz kaldıktan sonra  gitmeye yeltendiğinde adam pişmandı ki; kızı belinden kavradı. Kız isteksiz gitme hevesindeydi ki bu kez adamı itmedi ve yataktan çıkmadı. Gözlerini adamın gözlerinden kaçırmakla tepki veriyordu şuan, adam ılınmış kızın nefesini doya doya içine çekmenin mutluluğunu hissediyordu ve de kızın gitmemiş olmasına şaşkındı.
   Kızın yüzüne dokundu,kadifemsi tenine dokundukça kokuyordu kız; adam başının döndüğünü ve çılgınca uyarıldığını hissedip kendinden utandı. kız tepkisizdi ama hala yataktan çıkmamış ve çıkmaya da yeltenmemişti.
   Kız yataktan çıkmadı, adam kıza bir kez daha dokunmadı; ne zaman uyudular bilemeden uykuya daldılar. Aynı geceye yatıp aynı sabaha bir kez daha uyanmışlardı; bu kez kızı sırtından sarmış başını saçlarının arasında gömmüş olarak, kızın kokusunda sabahın kokusuna uyanmışlardı. Adamın elini tutup göğsünün üstüne götürmüştü kız, kalbinin ritmi adamın ellerinde atıyordu. Göğsünün inip kalkışlarında adamın avuçlarında dolgun bir hayat yaşıyordu; uyanmak istemiyordu adam, kızda uyanmasın istiyordu.