Translate

Bumerang - Yazarkafe

22 Kasım 2012 Perşembe

ruhumun yansımasıydın, akıntıda

   Akıyorum. Irmak değilim, nehirse hiç değil. Zaman gibi belki; dönüşümsüz. Bitiyorum.


   Ellerim titremeden, sesim çatallanmadan konuşabiliyorum; evet kalbim normalinden biraz daha hızlı ama ellerim titremiyor en azından.
   İyi mi bu yoksa kötü mü? İlk an ki heyecan, ilk kıvılcımlarda ki müthiş yangınlar olmasa da, olgunlaşmak bu olsa  gerek. Ne istediğini bilmek yada ne istemediğini. En önemlisi, kendinle çeliştiğini itiraf edebilmek lafı kıvırmadan.
   Büyümek istemeyen insanoğlunun korkuları büyütmesinin toplamıymış; hayat. Ne denli direnirsek direnelim; belki büyümüyoruz ama yaşlanıyoruz. Yaşlandıkça da küçülebiliyormuş insan,yaş(l)a(n)dıkça öğreniyorum.
   "Tut elimden kaldır, yücelt beni; dokun ruhuma, gençleştir" diye haykırmak, gırtlağımı yırtarcasına bağırmak istiyorum; duysun O beni. Yanıbaşımdakine dahi ulaşmıyorken sesim, ruhumun gizli sığınaklarından akayım istiyorum; ruhunun mahrem yanlarına.

  Bitmeden, zamanı dönüştürebilirim; ırmak hatta nehir ve belki çağlayan olabilirim. Akabilinecek biri oldukça...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder