O bilmesin gizlice onu izlediğimi;yol boyunca,sokak aralarında,çılgınca alışveriş yaparken sürekli girdiği dükkanların vitrininden.
O bilmesin arkadaşlarına onu sorduğumu,ondan bir haber almak için saçma insanların iğrenç sohbetlerine katlanmak zorunda kaldığımı ve de sevmediklerime,kim bilir kaç kez çay ısmarlamak zorunda kaldığımı.
O bilmesin,ona yazdığımı yahut-o anlamasada- onu yazdığımı.
O bilmesin,dostlara sevgilim var diye bir rüyayı anlatırken onu resmettiğimi,yaşamamız ihtimali olmayan ama güzel duyguları içimde kıpırdatan düşlerimde başrolü hep ona verdiğimi.
O bilmesin kızımızın adını,oğlumuzun kaç yaşında olduğunu.
O bilmesin;nelerden hoşlandığını bildiğimi,her anını,her zevkini not aldığımı ve olurda bir gün bilirse şok olmasın diye gizli perdeler ardına sır gibi saklandığımı.
O bilmesin;sevilmeden sevmenin ne denli sancılı olduğunu,sevmeden sevilen saysın kendini ama yine de bilmesin;üzülebilme ihtimali bile kahreder beni.
O bilmesin;beni.
O bilmesin;bizi.
Ben ikimiz içinde biliyorum ve ikimize de yetecek kadar seviyorum ya;O bilmese de olur...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder