7 Mayıs 2010 Cuma
öğrendim öğrettiklerini
Aysız,zifiri karanlık bir gece de yolunu kaybetmiş,kaybettiğinin dahi farkında olmadan yürüdüğün anda gözünün önüne gelen,ateş böcekleri yolunu aydınlatır;bir an için korkarsın ama etraf aydınlandıkça,kaybettiğin yolun izi belli olduğunda ateş böceklerinin kaderine olan müdahalesini anlarsın.Bu tesadüf değildir.
Umutsuzluğun genzini yakan,anlarında;boğazın düğümlenirde ağlayamazsın ve de bir ses kulağına değdiğinde;annesini kaybetmiş çocuğun kavuşma anı misali ağlamaya başlarsın ya,hıçkıra hıçkıra;onca zaman ağlaman izin vermeyende,gelip seni azad edende farklı kişi değildir.
En neşeli halinde,mutlulukdan içinin içine sığmaması gerekli zamanlarda,hafif bir buruklukda: "bir yerlerde bir şeyler eksik ya da yanlış" dedirten ama eksikliği asla buldurtmayanın ardına düşme.Bulman gerekiyorsa aramazsın,arıyorsan bulamazsın;yaşamak bulmak değildir,aramak da.
Mutlu olmamak hüzünbaz olmak değildir,hüzün de mutluluğun aksi.
Ve öğrendim;öğrene öğrene geriye sardığımızı.Her tecrübede daha bir yanlış yaptığımızı.Ve yine öğrettin ki:
Sensizlik herşeyken,her şey sen değildir...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder