Translate

Bumerang - Yazarkafe

16 Eylül 2012 Pazar

Aşık değilmişim sana

   "senin için her şeyden vazgeçerim, ya sen?". Mantıksal yargılamadan geçmeden söylenmiş bir cümle olduğunu biliyordu fakat bir cevap vermeliydi, biraz daha mantıklı. Ne kadar mantıklı olabilirdi.
   Neden vazgeçebilirdi; biri için? "Her şeyden..." diyen birine beklemediği bir cevap nasıl kibar verilebilirdi? Zaman kimseyi beklemiyordu fakat bekleyeni olanca gücüyle acıtıyordu.
   "Tutamayacağın sözler bunlar, sende biliyorsun". Kız beklediği cevabı bilmiyordu fakat beklemediği cevaptan emindi; o da buydu. Gözlerinin kavrulduğunu hissetti bir an, yutkunamıyordu, göğsüne oturmuş sağlam bir ağırlık hissetti.
    Ağlamaya hazır gözleri tanırdı, çok görmemişti ama emin olmaya yetecek sayıya ulaşmıştı geçmişinde. Buğulu gözler, umutları çökmüş bakışları flulaştırmıştı.
   Reddedilen kadın mı yoksa aldatılan erkek mi daha tehlikeliydi?
   Bir insan, sonradan tanıdığı bir başka insanı hayatının merkezine nasıl alabilirdi? Vazgeçilmez biri var mıydı şu hayatta?
   Bir süre önce tanımadığın birine, tüm mahremlerini nasıl sunabilirdi insan? Peki ya mahremlerinin kilitleri birine açıkken, bir başkası nasıl olurda yedek anahtarlara sahip olabilirdi. İki ayrı insan üçüncüyle paylaştığında mahrem kelime anlamını yitirmizmiydi?
   Her hatanın, kabul edilebilir bir özrü var mıydı? Özür dilemek erdemdi de, her kabahatin özürü kabul edilmeli miydi?
   Dürüst olan yaptığı hatanın büyüklüğüne rağmen iyi biri olabilir miydi; kabahatini itiraf edince?
   İkinci bir şans isteği reddedilen kadın, aldatılan erkeğin gözlerine nasıl bu kadar masum bakabiliyordu? Hangisiydi aldatılan; ilk erkek yoksa alternatif erkek mi?
   Geri çevrilen kadın hiç bir şey olmamış gibi "sana aşık değilmişim zaten, yanılmışım" deyip aklanabilir miydi?

   Kim temizdi; yürütülemeyen bir ilişkinin sonunu inşa eden erkek mi, ilişkisiz kalamayacağından alternatif erkeği yaratan ve ilkinin aşkını inkar edebilen kadın mı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder