Translate

Bumerang - Yazarkafe

20 Mart 2013 Çarşamba

Gitme(me)liyim

   Bir gitmelik canım kaldı. Elimde valizim, nereye gideceğimi bilmez haldeyim; gitmek istediğim bile muamma aslında. Gitmek çözebilir sandığımdan gitmeyi istiyorum, oysa sorun benim. Nereye gitsem kurtulabilirim; kendimden, yanımda taşıdıklarımdan.
   Valizinin üzerine oturmuş, ürkek gözlerle etrafa bakınıyor. Birini arıyor belli ama kimi? Güzel gözlerinde ki kaygı içimi acıtıyor, hani yanına gidip "aradığın olmaya geldim, ne olur sensin aradığım" de, diyesim var. Sosyal korkuluyum, korktuklarımdan kaçmak üzere programlanmışım.
   O bulamadıkça beklediğini, kendi yalnızlığımı unutur gibiyim; gitmesem de onunla mı kalsam ya da o nereye gidiyorsa oraya gitsem. Ne farkeder ki, istakametsizliğime. Gitmeliyim ya da kalmalıyım onunla.
   Eline alıp valizini etrafına son kez bakıp, hangi kapıya yöneleceğine bir süre kararsız kaldıktan sonra yürüdü. Gidiyor. Gitmeliyim onunla. Onun için kalmadım mı, hadi diye cesaretle ardından koşmalıyım. Beklediğin gelmedi, beni ise bekleyen hiç olmadı; birbirimiz için burdayız demeliyim.
   Kapıdan çıktı ki koşmazsam kaybedicem ve o asla beklediğine kavuşamayacak yani bana. Koşun ayaklarım, kaslarım yanıncaya dek koşun. Kimbilir belki bu son fırsattır, beni bekleyen ilk kişidir.
   Koşmalıyım. Koşmam gerek hemen şimdi...
   Ya beklediği gecikmeişse ama yine de biri varsa. Ya bekletenin evine gidecekse; bir kez daha mı kalbim umutla kırılsın yani.
   iyisi mi gitmemek. Umut denen sancıya boyun eğmemek.
   Hoşçakal, güzel. Hep hoş kal güzel. Seni bekleten şanslıya, şans olmaya devam et... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder